önce toparlandık...
sonra da hoooop uçtuk...
öncelikle onu söyliyim...
aman sakın! İzmir'den Antalya'ya uçup oradan gidiyim demeyin...
Gereksiz bi hareket olur...
İzmir'den paşa paşa atlayın otobüse misler gibi gidin...
Ya da arabayla... Yollar gayet iyi imiş...
Biz ettik, siz etmeyin =)
Ama herşeyin bi güzel tarafı oluyo...
Buyrun bizim tatilimize...
Biz böylecene Antalya Havaalanından 6 No'lu otobüs ile 45 dk.da
otogara... Oradanda Batı Antalya minibüsü ile vallahi 4.5 saatte falan
Kaş'a vardık...
Manzarayı görmek inanılmaz güzeldi...
Gerçekten kelimelerle anlatılmaz bi görüntü,
ve fotoğraf çekmediğimden, siz de ancak ve ancak hayalinizde canlandırabilceksinz,
ama oraları geçerken hep ''arabayla geliceksin, bi koya çekiceksin, denizinde girip keyif yapıp,
öyle devam ediceksin'' dedim...
Kaş'a gidiyorsanız bi günü gözden çıkarıp mutlaka yapın bence...
Kimsenin olmadığı, arabanızı parkedip girebileceğiniz,
denizin resmen sizi çektiği, (abartmıyorum) muhteşem koylar var...
Bu arada yolda küçük bi arkadaş edindiğimizden,
o yolun bi saatlik kısmı gayet eğlenceli geçti =)
veeeee otelimize vardık =)
Tabi hava artık iyice kararmıştı,
ben çok daha sonra çektim fottisini.
Çok misafirperver sahipleri var,
resmen otele değil de sanki misafirliğe gitmişiz gibi bi hava vardı.
Ahmet Bey bizi kapıda kucağında kızıyla karşıladı sonra da onunla beraber oteli gezdirdi =)
Otel gayet temiz...
Yer olarak mükemmel, zaten Kaş minnak bir yer olduğundan her yer yakın.
Ama Hideway Otel'in sırf misafirperverliği ve manzarası için kalabilirsiniz...
Çok güzel bi terasları var...
Kahvaltı ederken bütün deniz ayaklarınızın altında...
Biz ikinci günümüzde kahvaltıdan kalkıp hemen bi tekne turuna katıldık...
İyi ki de katıldık =)
Ahhh o deniz, o manzara...
Şansımıza da hava çok güzeldi...
Denizin tadını missler gibi çıkardık...
ama şu kanolara binmeyi çok isterdim...
baya bi iç geçirdim görünce...
Bir daha gelme şansım olursa, Kekova'ya direk gelip
sadece ayağımı uzatıp manzaranın keyfini
çıkarmayı planlıyorum...
Bir de Duyguk paraşüt ile atlıycekti,
her bişi ayarlandı,
ama malesef rüzgar çıkınca iptal oldu...
Giderseniz ve benim gibi tırsak değilseniz
mutlaka yapın...
Bi daha gidersek belkim ben de gaza gelebülürüm...
Yanik şöyle ki...
Bu tatilde, fotti makinasını da bi kenara koydum,
sırf keyif yapma odaklı gittim.
Kızlarla çıkılan her tatil en güzel tatil zaten ama
uzun zamandır üçümüz bi araya gelemediğimizden bu tatil
hepimize doping gibi geldi...
İyi ki var onlar...
Bol gülmeceli, keyif dolu bi tatil geçirip geldik...
Bi daha fotti makinamı yanımdan ayırmama dersimi de aldım =)
